Röportaj: Mazlum Uluç
Bulgaristan doğumlusun, 20 yaşındasın, İsveç'te oynadın, Adanaspor'da vizyona çıktın, Fenerbahçe formasını giydin, son olarak Sivasspor'daydın. 20 yıla sığdırdığın ilginç bir hikâyen var galiba.
İngilizce ve İsveççe biliyor
İsveç'te hangi aşamadan başladın futbol oynamaya?
Altıncı ligde bir takımda idmanlara başladım ve bir sezon sonra direkt FC Norkoping takımına transfer oldum. Eğitimimi karşılayacaklardı, bir de oda vermişlerdi. İngilizcemin yanında İsveççem gelişti. Sadece ailemden ayrı kalıyordum. A takıma yükseleceğim sırada beni izleyen Türk yetkililerden Milli Takım daveti aldım. İsveç Genç Milli Takımı'na da gidebilirdim ama elbette Türkiye'yi seçtim. O sırada 15 yaşındaydım. Türkiye'de Genç Milli Takım'la bir maç oynadım. Beni izleyen Bahri Kaya, Adanaspor'a davet etti. 10 gün denendim ve beğenildim. Kulübümle bağlarımı koparmak için yeniden İsveç'e döndüm. Oradan da A takımda oynama teklifi almıştım.
Sonuçta Adanaspor'da oynamak üzere Türkiye'ye geldim. Ancak bir hafta sonra Bahri Kaya istifa etti ve benim de dünyam yıkıldı. Kara kara düşünmeye başladım. Ailem yurt dışındaydı ve beni isteyen antrenör de gitmişti. O dönemde takımın başına Yılmaz Vural geldi.
Bu da senin için bir şans oldu galiba. Çünkü sen 16 yaşında Süper Lig'de oynadın ve bu ligde forma giyen en genç oyuncu unvanını kazandın. Bunu da Yılmaz Vural'a borçlusun sanırım.
Sağolsun bu unvanı gerçekten de Yılmaz Vural'ın sayesinde elde ettim. Üstelik, 2-2 devam eden bir Fenerbahçe maçının son 10 dakikasında beni sahaya sürmüştü. Büyük bir cesaretti. Ondan sonra da gerisi geldi. O sezon iyi bir performans gösterdim.
16 yaşında bir çocuk Süper Lig oyuncuları arasında fiziksel açıdan ezilebilir. Sen nasıl başa çıktın bu zorlukla?
Yılmaz Hoca için bunun bir önemi yoktu. Bende bir ışık görmüştü. Adam geçip şut atabiliyor veya orta yapabiliyordum. Ama hiç ikili mücadele kazanamıyordum. Zaten Yılmaz Hoca da beni oyunun son bölümlerinde, rakip fizik açıdan yıprandıktan sonra oynatıyordu. Sonra Yılmaz Vural da istifa etti. Küme düşmemiz kesinleşmişti. Başımıza altyapıdaki hocamız Ahmet Ziya Yüce geldi ve beni sürekli ilk onbirde oynatmaya başladı. İyi maçlar çıkartınca üç büyüklerden teklifler aldım.
Röpertaj uzun ben adanasporu ilgilendiren bölümünü aldım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder